Ladi̇k Gölü kuruyor

Yüzen adaların bulunduğu doğa harikası Ladik Gölü, kırmızı alarm veriyor. Havadan görüntülenen gölde çölü andıran manzaralar ortaya çıktı.

Gündem Yayın: 18 Ağustos 2024 - Pazar - Güncelleme: 18.08.2024 14:38:00
Editör - Coşkun Özbek
Okuma Süresi: 6 dk.
Google News

Türkiye’nin Karadeniz Bölgesi’ndeki en önemli doğal göllerinden biri olan, yüzen adaları ve turna balığı ile ünlü Lâdik Gölü, kuraklıktan etkilendi.

870 dekarlık alanda bulunan gölün bazı bölümleri meraya dönüşerek hayvanlar otlamaya başladı.  Göle renk katan binlerce pelikan kuşunun doğal yaşam alanı daraldı. 

Ladik Gölü’ndeki durumu değerlendiren Ondokuz Mayıs Üniversitesi(OMÜ) Eğitim Fakültesi Coğrafya Eğitimi Anabilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Cevdet Yılmaz, "Lâdik ilçesinde bulunan ve adını buradan alan Lâdik Gölü, Türkiye’nin en önemli tektonik kökenli doğal tatlı su alanlarından biri. Son yıllarda dünya genelinde görülen sıcaklık artışları ve buna bağlı olarak ortaya çıkan kuraklık ülkemizde açık su yüzeyleri olan doğal göllerimizi de etkiliyor. Anadolu’da birçok göl kurudu. Lâdik Gölü de yaz kuraklığından fazlasıyla etkilendi ve suları çekilerek geniş bir alanda göl tabanı ortaya çıktı. Önlem alınmadığı takdirde Lâdik Gölü tamamıyla kuruyabilir. Çünkü Lâdik Gölü’nün gelir gider dengesi son yıllarda çok bozuldu. Yaz kuraklıklarıyla bu denge onarılamaz hale geldi. Göl alanında gelir gider dengesinin kurulması ve gölün tekrar eski dönemlerdeki görünümünü alması için kısa ve uzun vadeli acil eylem planlarına ihtiyaç var" diye konuştu.

Göl sahasının yarı yarıya azaldığını belirten Prof. Dr. Cevdet Yılmaz, “Lâdik Gölü, Kuzey Anadolu Fay Hattı üzerinde olup, Lâdik ilçe merkezine de çok yakın. Göl geçmişte 7 km uzunluğa, 2 km genişliğe sahipti. En derin yeri 6 m civarında olup, yaklaşık 870 hektar alan kaplıyordu. Günümüzde göl sahası yarı yarıya azaldığı gibi su seviyesi de oldukça düşerek 1 metrenin altına kadar geriledi. Lâdik Gölü’nü besleyen küçük akarsuların çoğu gölün hemen güneyindeki Akdağ’dan kaynağını alıyor.

Göl  aynı zamanda göçmen kuşların barınma ve uğrak yeri olduğu için Önemli Kuş Alanı (ÖKA) statüsüne alınmış, ayrıca son dönemlerde yüzen adalarıyla da adından söz ettirmeye başlamıştı.Lâdik Gölü deniz seviyesinden yaklaşık 900 m yüksekte. Karadeniz sahiline göre daha az nemli olması, hemen gerisinde Akdağ’ın hem kış turizm merkezi hem yazın yaylalarıyla ayrı bir çekicilik taşıması, Lâdik kasabası gibi tarihi bir yerleşmenin hemen yakınında, Lâdik-Taşova güzergâhı üzerinde anayol üzerinde bulunması gibi çekiciliklerle yine son yıllarda turizm sektöründe de öne çıkmaya başlamış, çevresindeki turistik tesis sayısı artmaya başlamıştı." şeklinde konuştu.

GÖLÜ BESLEYEN AKDAĞ'IN SULARI TİCARİŞİRKETLER TARAFINDAN SATILIYOR, GÖL BESLENEMİYOR

Prof. Dr. Yılmaz şunları söyledi :" Lâdik Gölü’nü besleyen ana kaynaklar Akdağ çıkışlı olup bu sular günümüzde ticari şirketler tarafından şişelenerek satıldığı için gölün beslenmesi bu kesimlerde neredeyse sıfıra yaklaşmıştır. Hemen doğusundaki Destek Boğazı yörede su bölümü çizgisini oluşturmakta, bu yüzden Lâdik Gölü doğu tarafından beslenememektedir.

 Çevredeki küçük diğer dereler de gölü beslemekte yetersiz kaldıkları gibi, ani sağanak yağışlar sonucu taşıdıkları bol alüvyonlarla göl tabanını doldurarak gölün daha da sığlaşmasına sebep olmaktadırlar. Batıda, gölün ayak kısmında DSİ’nin bir regülatörü vardır. Bu regülatör ile Lâdik Gölü suları Tersakan Çayı üzerinden Merzifon’daki Yedikır Barajı’nın yedek su rezervuarı işlevini görmektedir. 

Kurak mevsimlerde Suluova’nın tarımsal sulama suyu ihtiyacı Yedikır Barajı’ndan, Yedikır’ın yedek su ihtiyacı da Ladik Gölü’nden karşılanmaktadır. Bu regülatörle göl sularının seviyesi yüksek tutulabilir fakat bu durumda tarımsal sulama etkilenmektedir. Son yıllarda Akdağ’ın yeterince kar yağışı görmemesi dağlık alan ekosistemini de bozmuş, bu alandan sızarak veya akarak gelen suların miktarını azaltmıştır. 

HAVZA YÖNETİM MODELLERİNE İHTİYAÇ VAR

Bu da yetmezmiş gibi, Akdağ’dan kaynağını alan suların çok büyük kısmı kontrol altına alınıp içme suyu olarak şişelenip satıldığı ve işin içine su ticareti girdiği için bu kaynaklardan gölün beslenmesi de artık neredeyse imkânsızdır. Görüldüğü gibi Lâdik Gölü havzası büyük bir ekosistemdir ve birbiri ile ilişkili çok sayıda faktör Lâdik Gölü’nü etkilemektedir. Bu süreçte artan kuraklık ve göl seviyesindeki değişim büyük bir felaketle sonuçlanabilir, göl bütünüyle kuruyabilir. Gölün gelir gider dengesini gözetecek yakın ve uzak vadeli iyileştirici ve sürdürülebilir projelere, havza yönetim modellerine ihtiyaç vardır. "

Yorumlar (0)
Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.